28 Haziran 2014 Cumartesi

Hormonların Etki Mekanizmaları

 Hormonlar kan dolaşımına verilince, kanın ulaştığı her yere gidebilirler. Ancak hormonlar, yalnızca belirli bir hormona özgü reseptörü olan hücreler üzerine etkili olabilir. Bu özel reseptöre sahip hücrelere hedef hücre ya da daha genel olarak hedef doku veya hedef organ denir. Protein, peptid ve aminler yağda çözünmezler, bu sebeple de hücrelerin plazma membranlarını geçemezler. Bu tür hormonların reseptörleri hücre membranının dışındadır. Hormonun reseptörü ile birleşmesi hücre içinde, ikincil haberci denilen bir bileşiğin oluşmasına neden olur. Hormonun hücre içinde etkisini, ikincil haberci denilen bu bileşikler gösterir. İkincil haberciler hücre içinde daha önceden programlanmış aktiviteleri hızlandırır ya da inhibe ederler. Bu aktiviteler, bir enzimin etkisini veya protein sentezini değiştirmek ya da, bir membran kanalını açmak veya kapamaktır. Çeşitli hormonlar tarafından kullanılan ikincil habercilerin başlıcaları şunlardır.

Hormonlar ve Kimyasal Yapıları

 Hormonlar kimyasal yapıları Amino asit türevleri: Katekolaminler trozin isimli amino asitten yapılırlar, nöronlardan ya da adrenal bezinden salınırlar. Troid hormonları da tirozin amino asidinden türerler, tiroid bezinden salınırlar. Melatonin triptofan amino asidinden yapılır, pineal bezinden salınır. Peptid hormonlar: Amino asit zincirlerinden oluşurlar. Hormonların büyük çoğunluğu peptid yapısındadır. Steroid hormonlar: Lipit türevidirler. Aldosterone, glukokortikoidler, ve gonadal hormonlar bu guruptandır. Plazmada erimedikleri için tasıyıcı proteinleri vardır.

Hipofiz bezi

Beyinde hipotalamusun hemen altında bulunur. İki ayrı lobtan oluşmuştur; Anterior lob (adenohipofiz) Posterior lob (nörohipfiz) Adenohipofiz gerçek bir endokrin bezdir ve salgı hücreleri ihtive eder. Nörohipofiz ise hiptalamustan köken alan pek çok sinir ucunun sonlandıgı bölümdür ipofiz hipotalamus ilişkisi Hipofiz bezi kan damarları ve sinir lifleri ile hipotalamusla bağlantılıdır. Bu bağlantı sinir sistemi ile endokrin sistem arasındaki direkt bir bağlantıdır. Hipotalamus ile adenohipfiz arasındaki bağlantı hipotalamik-hipofiziel portal sistem adı verilen damar sistemi ile sağlanır. Hipotalamus ile nörohipofiz arasındaki bağlantı ise sinirler aracılığıyla gerçeklestirilir. Hipofiz-hipotalamus ilişkisi Hipotalamus; Adenohipofizden salgılanan hormonların salgılanmasını düzenleyen salgılatıcı (releasing) ve salgıyı durdurucu (inhibiting) hormonlar salgılar. Bu hormonlar kan yoluyla hipofize gelir. Antidiüretik hormon (ADH) ve oksitosin hormonlarını sentezler, depolar ve nörohipofizden salgılatır. Bu hormonlar sinirin aksonu aracılığıyla hipofize gelir.

12 Haziran 2014 Perşembe

Endokrin Bezler

 Hipofiz bezi-Hipotalamus Tiroid bezi Paratiroid bezi Böbrek üstü bezleri Pankreas Gonadlar-cinsiyet bezleri 


Digerleri Böbrekler Pineal bez Timus bezi Kalp Sindirim kanalı Plasenta

Endokrin sistem

 Endokrin sistem bir kontrol ve düzenleme sistemidir. Vücuttaki 3 ana fonksiyon ile yakın ilişkilidir. 1. Vücut sıvılarındaki kimyasal maddelerin konsantrasyonunun, protein, lipit ve karbonhidrat metabolizmasının düzenlenmesi, 2. Sinir sistemi ile birlikte vücudun streslere karşı koymasına yardım etmek, 3. Seksüel gelişim ve üremeyi içene alan büyüme ve gelişmenin düzenlenmesi. Endokrin bezler ve hormonlar Endokrin sistem endokrin bezler olarak adlandırılan doku ve organlardan oluşmuştur. Bu bezler hormon olarak adlandırılan kimyasal maddeleri sentezleyip salgılarlar.

11 Haziran 2014 Çarşamba

Enerji için Protein Kullanımı

 • Proteinler uzamış ve şiddetli egzersizlerde enerji kaynağı olarak kullanılırlar. • Proteinlerin enerji elde etmek için enerji yollarına girebilecek hale getirilmeleri gerekir. • Bunun için aminoasit molekülünden nitrojen ayrılmalıdır. • Bunun yapıldığı başlıca organ karaciğerdir ve bu işlemin adı da deaminasyondur. • Fakat kasta da bu iş yapılabilir, buna da transaminasyon denir. • Aminoasitten amino grubu ayrıldıktan sonra geriye kalan karbon iskeleti krebs siklusuna girer ve ATP oluşumuna katılır. • Aminoasitler enerji için kullanıldığında nitrojen içeren amino grubunun vücuttan uzaklaştırılması gerekir. • Bu, ancak suda eriyerek idrar yoluyla mümkün olur ve bu nedenle proteinlerin kullanılması vücut su kaybını artırır.